TÜM zamanların en çok üretilen, hem orduların hem de teröristlerin gözde piyade tüfeği, Kalaşnikof AK-47 60 yaşında. Atom bombasından bile daha fazla insanın ölümüne yol açan silah için Moskova’daki Silahlı Kuvvetler Müzesi’nde düzenlenen törende, ölüm makinesinin tasarımcısı Mihail Kalaşnikof’a (87) “onur ödülü” verildi. Kalaşnikof, “İnsanların ölümüne yol açan bir kusur varsa, bu uzlaşamayan ve şiddete başvuran siyasilere aittir” dedi. 60 yılda 100 milyondan fazla üretilen Kalaşnikof halen 60’tan fazla ülkede resmi olarak kullanıyor. Silah, altı ülkenin de bayrağında simge olarak bulunuyor. Dünyadaki tüfeklerin yüzde 80’ini oluşturduğu tahmin edilen Kalaşnikof, dakikada 600 mermi atabiliyor. Sudan, çamurdan, kumdan etkilenmiyor ve çok nadir tutukluk yapıyor.*
Tasarımcısı, o yıllarda Sovyet ordusunda subay olan Mihail Kalaşnikof 60 yıl önce bu ölüm makinesini yaratırken işin bu kadar büyüyeceğini düşünmüş müdür bilinmez ama tasarım literatüründe pek adı anılmasa da, sanayi devrimi sonrası yapılmış en iyi (!) tasarımlardan birisi olduğunu kabul etmek gerek AK-47 Kalaşnikof piyade tüfeğinin...
Çirkin ve modası geçmiş görüntüsüne, atım mekanizmasını kapayan üst kapak dışında küçük bir atölyedeki üç-beş torna-freze tezgahında üretilmiş görüntüsü veren metal aksamı ve üreten ülkeye göre değişen ahşap ya da plastik kundak/dipçik takımı bir yana, hafifliği ve yukarıdaki yazıda da belirtildiği gibi yıllarca çamurun, suyun içerisinde kalsa da çalışmaya devam eden mekanizması sayesinde insanlığın başındaki -adı konmamış- en büyük belalardan biri sayılabilir. Kötü bir atölye üretimi gibi görünen bu metal makineyi -lanet olsun ki- tasarım harikası yapan da bu mekanik kusuruzluğudur; Çok az ve basit parçadan oluşan mekanizması hep ama hep çalışır, basit olduğu için çok az hata yapar ve 60 yıldır çalışan modelleri bir onun bir bunun elinde ölüm saçar tüm dünyada... (Detaylı bilgi bulamadım ama bu makinenin yaygınlaşmasında tasarımı ve mekanik becerilerinin yanı sıra soğuk savaş ve sonrası dönemde batılı ülkeler -en azından- görüntüde silah ticaretini kontrol altına almışken, karşı hareketleri bastırmak için Sovyetler Birliği, Doğu Almanya ve Çin gibi ülkelerin tüm dünyaya saçtığı/savurduğu Kalaşnikof'ların da etkili olduğu söylenmektedir)
Tasarımcı gözüyle bakınca Mihail Efendi -insanların çoğu sağ elini kullandığı ve kullanım(!) sırasında sağ el tetik mekanizmasında olacağı için- şarjör değiştirildikten sonra namluya mermi sürme aşamasında sorun çıkaran sağdaki kurma kolunu neden sola taşımamış diye düşünülse de ilk modellerinde yer alan ve kar/yağmur şartlarında askerlerin kibritlerini kuru kalması için saklaması amacıyla yapıldığı söylenen ahşap dipçik altındaki kapaklı yuvayı görünce insan tebessüm etmeden geçemez bir ölüm makinesindeki bu insani ayrıntıya...
Bu "lanet" katil makinenin 60 yıllık hikayesinde silah aşığı/meraklısı tüm beyinsizler için alınacak dersler vardır. Tasarım harikası olsa da sonuçta "can alan" birer makinedir silahlar, Azrail'in orağıdır...
* Akşam Gazetesinin "Kalaşnikof 60 Yaşında" başlıklı haberi.
9 Temmuz 2007
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Bir tasarım bu kadar tarihe geçebilir... Basit ve az parçadan oluşması ve bu yüzden sağlam kalması ile ilgili olarak geçen gün girdiğim bir eğitimde bahsedilenler geldi aklıma. Bir buluş ne kadar basitse o kadar işe yarar denmişti. Tabi bu ölüm makinası için işe yararlık tartışılır.
Yorum Gönder