Çizgi romanlara ne kadar meraklı olduğumu beni tanıyanlar bilir, okumayı öğrendiğim andan itibaren o yıllarda renksiz basılan ve "Teksas-Tommiks" denilince akla gelen her türlü çizgi romanı ders kitaplarıma bile göstermediğim bir özen ve konstantrasyonla okumaya başladım :) ve hala da okumaya devam ediyorum.
Tenten'i ilk ne zaman okuduğum hatırlayamıyorum ama çocukluğumdan beri bende hep ayrı yeri olan bir kahraman olduğunu söyleyebilirim. Fakat 17 Aralık Cuma günü yayınlanan Radikal Kitap'da Hikmet Temel Akarsu'nun yazdığı ve Tenten'den hareketle "Yaşlı Kıta Avrupa"nın ruh halini sorgulayan "Bir Teselli Ver Tenten!" başlıklı yazıyı okuyunca şaşırmadım ve kendimi biraz da "saf" hissetmedim dersem yalan olur. Yazıyı okumak için bu linki kullanabilirsiniz.
James Bond mu Red Kit mi?
Yazısına kendisinin de bir Tenten okuru olduğunu belirterek başlayan Hikmet Temel Akarsu Tenten'i "...tıpkı İngiliz James Bond ve Amerikalı Indiana Jones gibi bir Soğuk Savaş figürüdür." diye tanımlayıp yazının ilerleyen bölümlerinde bu karakterlerle başka benzerlikler de kuruyor ve "...ideolojik olarak Katolik düşünsel algısını çizgi romanlaştırdığını" söylüyor. Gerçekten de bunca yıldır Tenten okumama rağmen Hikmet Temel Akarsu'nun yazısında Tenten'in hiç bilmediğim ve beni çok şaşırtan yüzüyle karşılaştım.
Yazıdaki detaylara girmeyeceğim, yazıyı okuduktan sonra ilk iş olarak kütüphanemde hala duran -ve sanırım satın aldığım son iki- Tenten macerasını (Altın Kıskaçlı Yengeç ve Kızıl Korsan'ın Hazinesi - 1994 YKY) bu sabah tekrar okudum ve Tenten'in benim için yazıda anıldığı gibi James Bond ve Indiana Jones'a benzeyen değil tam tersine Red Kit'in saflık ve yalnızlığına sahip ve Jules Verne romanlarının geçtiği bilinmeyen coğrafyalarda maceralar peşinde koşan "steril ve naif" bir kahraman olduğunu düşündüm.
Fındık Aslında Milou'ymuş..!
Çocukluğumdan beri okuyor olmama rağmen Tenten'in köpeğinin adının "Fındık" değil de "Milou" olduğunu 1994 yılında Yapı Kredi Yayınları Tenten'in maceralarını büyük ve renkli olarak yeniden yayınlamaya başlayınca öğrenmiştim. Bu yüzden burada daha ileri gitmeden Ogo'nun görüşlerine de başvurmak ihtiyacı duyuyorum ki bu konuda birşeyler yazarsa anlayacaksınız kendisi gerçek bir Tenten uzmanıdır :) Hatta yanılmıyorsam, öğrenciyken (sanırım 1994 yılıydı..?) ilk e-mail adreslerimizde kullanacağımız adlarımızı Tenten karakterlerinden seçmek istemiş ve Hikmet Temel Akarsu'nun yazısında da "...kutsal bakireyi alegorize eden özellikler taşır. Tenten aseksüeldir. Aşık olmaz, Dahası çizgi romanda kadınlar yok gibidir." şeklinde vurguladığı Tenten maceralarında kahramanlar anlamındaki "kadınsızlık" üzerine konuşmuştuk.
Son olarak Hikmet Temel Akarsu'nun yazısında Tenten'in yaratıcısı Hergé'den hiç bahsetmemiş olmasını da ilginç bulduğumu söylemeden geçemeyeceğim. Tenten ve Hergé hakkında daha fazla bilgi edimek isteyenler bu linki kullanabilirler.
18 Aralık 2004
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder